24 Kasım 2017 Cuma

Dünyayı İyileştiren Öğretmenler

Dünyayı İyileştiren Öğretmenler
İlkokul yıllarım akademik başarısızlığın en diplerinde, okul ortamında öğrenmeye karşı aşırı derecede isteksizlik, meraksızlık, öğrenemeyeceğime dair keskin bir yargı ile geçti. Genellikle tamamlanmamış ödevler, bu sorumsuzluğuma kılıf olabilecek uygun mazeretler uydurma, hiçbir sınavdan beklenen notu alamama, derslerde sürekli tuvalete kaçma gibi tembellik ötesi bir profille sınıfın en birinci ümit vaadetmeyen öğrencisi olmuştum.
Daha sonraki yıllarda mesleğim icabı detayları ile öğrendiğim ”öğrenme güçlüğü” ile karşılaştığımda yaşadığım sorunun da tam üstüne basmıştım. Harflerin ve rakamların yönlerindeki farkı ayırt edebilmek benim için o yıllarda imkansızdı, b ile d harfi hatta q harfi bile benim için tamamen aynı görünüyordu.  Sonuç olarak ben teşhisi konmamış öğrenme güçlüğüm nedeniyle sadece tembel bir çocuk olarak etiketlenmiştim. Bu durum da hali ile beni eğitimden okuldan ve okulla ilgili herşeyden uzaklaştırmıştı,  büyüyünce ne olacaksın sorusu ise en ciddi kabusumdu, ben hariç herkes bir şey olabilirdi; ta ki ortaokulda tanıştığım Ertuğrul Öğretmenle karşılaşana dek…
Ertuğrul Öğretmen benim için okulda öğrenmenin ve başarılı olabilmenin mümkün olduğunu anlamamı sağlayan en değerli insandır. Başarıyı ders notuna sığdırmayan, olaylara bakışımı, duygularımı ifade ediş şeklimi ödüllendiren birisi olduğu için önce sadece onun dersini, sonra da diğer dersleri sevmeye başladım. Ben çabaladıkça Ertuğrul Öğretmen ödüllendirmeye devam ediyordu. Yazıyor, düzeltiyor koşa koşa öğretmenime gösteriyordum. Çalışmaktan ve okumaktan öylesine mutlu olmaya başlamıştım ki farkında olmadan diğer derslere olan ilgim, çalışmalarım ve notlarım hızla yükselmeye başlamıştı, gidişat ailemi duygulandırırken beni de şaşırtıyordu. Daha sonraki okul yıllarım görece başarılarla, öğrenme isteği, idrak heyecanı ile geçti. Hala en sevdiğim şey daha fazla öğrenmektir. İhtiyacım olan desteği tam zamanında, sevgi ile bana sunduğu için kendisine minnetarım.
Öncelikle Ertuğrul Öğretmenimin, daha sonra hayatıma değer katan tüm öğretmenlerimin ellerinden saygı ile öpüyorum.  İşini ve öğrencilerini seven tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum. Sayenizde dünya daha güzel bir yer olacak.
Umarım Ertuğrul Öğretmenim sağlıkla bir yerlerde başka başka hayatlara dokunup iyileştirmeye devam ediyordur.
                                                                                                                                             Tuba Sökmen

    

30 Temmuz 2017 Pazar

Bir Parçan Bende

Paramparça yüreğim. Bana muhabbetle bakan o pırıl pırıl gözlerin, ellerimi sıkıca kavradığın cılız ellerin, ardarda öpmek için kıpraşan dudakların bir günde tüm isteğini kaybetti. Nasıl olur? Kocaman kapkaranlık bir terk edilmişlik duygusu içindeyim. Unutulmak çok zormuş, çok üzücü, çok sarsıcı…
Ben unutacak mıyım senin kokunu, o tatlı sesinle anlattığın pampili gidecek mi hayalimden? Babaanne kurabiyesinin tadını? Bizlerden vazgeçmiş gibisin ama aktardıkların, öğrettiklerin, verdiğin her şeyle unutsan da silinemez bir bağ var aramızda, artık bir parçan bende, yaşadığımız geçmiş o güzel günler benim bir parçam artık, olur da görürsem bir gün torunlarımın bir parçası olacaklar inşallah.

27 Ocak 2017 Cuma

WISC-4 Testi Türkiye'de Uygulanmaya Başlandı!

WISC-4  (Weschler Intelligence Scale for Children-IV)ZekaTesti Türkiye’de uygulanmaya başladı…
Zeka zihnimizin kapasitelerini kullanarak çevremize gösterdiğimiz uyum, insandan insana karşılaştırma yapamayacak kadar muhteşem çok boyutlu bir zenginlik… Çok yönlü olması nedeniyle değerlendirmedeki çeşitlilik bize zekayı daha iyi tanıma ve geliştirme imkanı sunuyor. 

Weschler Çocuklar için Zeka Ölçeği-IV (WÇZÖ-4) ülkemizde 2016 yılı itibariyle uygulanmaya başlanmıştır, wisc-4 ile artık6-17 yaş arası çocukların zihinsel işlevlerinin değerlendirilmesi mümkün hale geldi. Günümüze kadar çocukların zihinsel gelişimlerini Wisc-r testi ile değerlendiriyor ve çocukları bir önceki neslin ortalama özellikleriyle karşılaştırıyorduk. Böylelikle bulduğumuz sonuçlar günümüzün daha çok uyarılmış, daha erken eğitim almaya başlamış, daha çok bilgiyle donatılmış teknoloji devriçocuklarını değerlendirirken bazı yetersizliklere sebep oluyor, wisc-r ölçeği ile genellikle çocukların kapasiteleri olduklarından daha zengin gözüküyordu.
Wisc-4 zeka testinin Türkiye normlarına göre hesaplanması ise 2013 yılında tamamlandığı için çocuklar artık daha gerçekçi bir küme içerisinde, kendi zamanlarında yaşayan yaşıtları arasında değerlendirilebiliyor.
Bunun yanı sıra Wisc-iv, çoklu zeka kuramlarına uyumlu yeni kategorilerle çocuklarımızın kapasitelerini artık birçok yönden değerlendirme imkanını da sunuyor. Ayrıca bu değerlendirme eğitimcilere ve ailelere ışık tutacak yeni istatistik çalışmalarla da zenginleştirilmiş. Wisc-4 ile bir çocuğu kendi çeşitliliği içinde öne çıkan ve desteklenmesi gereken yönleri ile daha yakından tanımak ve çalışmanın sonuçlarından çocuğundoğrudan, daha iyi istifade etmesini sağlamak mümkün oluyor.
Ölçeğin ülkemizde uygulanmasını sağlayan saygıdeğer akademisyen hocalarımıza ve emeği geçen herkese şahsım adına teşekkürlerimi sunarım.
Tuba Sökmen
 C

5 Ağustos 2016 Cuma

Dikkat Bencilleşiyoruz!


Hepimiz birilerinin eşi, annesi, çocuğu, torunu, gelini, görümcesi, eltisi, halası, yengesi, sosyal çevrelerimizde ise kiminin arkadaşı, komşusu, doktoru, hastası, öğretmeni, öğrencisiyiz… Karşımızdaki kişinin statüsüne ve kişiye olan yakınlık derecemize göre şekillenen toplumsal rollerimizde hepimizin diğerleri için yerine getirmemiz gereken çeşitli vazifelerimiz var. İyi ya da kötü, eksik ya da tam, isteyerek ya da cebren herkes bu vazifeleri bir şekilde yerine getiriyor, getirmek için çabalıyor.

24 Haziran 2016 Cuma

ÇOCUKLARDA DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI

Gelişim süreci içerisinde ebeveynleri en çok endişelendiren olaylardan birisi dönem dönem çocuklarda davranış bozuklukları ile karşılaşmaktır. Çocukları tarafından toplumda kabul görülmeyen herhangi bir davranışın sergilenmesi ebeveynlerde ilk olarak panik, endişe ve çaresizlik duyguları uyandırmaktadır.
Okul öncesi dönemde karşılaşılan

16 Haziran 2016 Perşembe

Kaymaklı Babam


Çocukluğuma döndüğümde içimi ısıtan en tatlı hatıraların baş kahramanı babacığım, akşam üstü olup yorgun argın eve girdiğinde çantasını köşeye iliştirirken sanki yorgunluğunu da oracığa bırakıverirdi. Bizim heyecanımıza ortak olarak kayık kiralayıp balık tutmaya giderdik. Balığa çıkamadığımız günlerde sepeti kolumuza takar, bahçeye inip mevsime göre dut, erik toplar, toplayacak bir şey bulamadığımızda ise karınca yuvalarının etrafına ekmek ufalardık.

11 Haziran 2016 Cumartesi

Karne Heyecanı

Yine koskoca bir eğitim yılı geride kalırken çocuklarımızda da tatilinin değeri ölçülemez sevinci başladı.Hem tatilinin habercisi, hem de koskoca bir eğitim sezonunun değerlendirmesi niteliğinde olan karne her çocuk için farklı bir anlam taşır; ve mutlaka her çocuk için heyecanlandırıcıdır.
Karneyi sevinçle bekleyen çocukları

Ofisten Kareler


İçerenköy ofisimden kareler görmek için tıklayın